Vezüv’ün eteklerine kurulmuş olan Napoli’nin komşusu, dönemin ticaret merkezi ve liman kentidir Pompeii. Şehir, MÖ 6. yüzyılda kurulmuştur ve MÖ 79 yılında Vezüv'ün patlaması sonucu tamamen yok olmuştur.
Şehir, zengin bir kültürel hayata ve gelişmiş bir mimariye sahipti. Şehirde zengin insanlara ve gemi kaptanlarına hizmet veren çok çeşitli ticarethaneler vardı. Şehrin etrafı zenginlere hizmet veren genelevlerle doluydu, bu evler ziyaretçilerini memnun etmek için her şeyi yapıyordu
Şehri ziyaret eden ve şehrin dilini konuşamayan gemi kaptanları ve çalışanlarının şehirde özellikle genelevleri kolayca bulabilmeleri için şehir yönetimi yolları penis çizimleriyle işaretlemişti
Bu günahlar şehri, Vezüv Yanardağı’nın patlamasıyla yok oldu. Patlamanın olduğu gün şehirde aynı anda iki etkinlik vardı: Bunlardan ilki şehrin babası sayılan Augustus’un ölüm yıldönümü anması, diğeri ise Roma’nın hasat tanrıları adına düzenlenen Vinalia Festivali’ydi.
M.S 24 Ağustos 79 yılında Vezüv’den yükselen kül bulutları dakikalar içinde tüm şehri kapladı. Bir şeylerin ters gittiğini anlayan şehir sakinleri limandaki gemilere doluşup denize açılmaya başladılar. Şehirde kalanlar arasında ilk ölümler Vezüv’den fırlayan küçük ama çok sıcak taşların insanların üzerine mermi gibi yağmasıyla oldu.
Halkın büyük kısmı evlerine sığınarak kurtulmaya çalıştı ama evlerin üzerine yığılan kül ve sünger taşı tabakaları evlerin çökmesine neden oluyor ve evleri birer mezara dönüştürüyordu. Ardından ise daha büyük kül topları yağmaya başladı. Bu toplar düştüğü yerde patlayıp zehirli gazlar saçıyordu
Gemilerle şehri terketmeye çalışanları ise depremin de etkisiyle yükselen dalgalar karşıladı ve onları Vezüv’ün lavları ile dolu olan şehir surlarının içine fırlattı. M.S 24 Ağustos 79 tarihinde bir kaç saat içerisinde Pompeii şehrinde yaşayan 20.000 insanın tamamı 15 metrelik kül ve lav tabakasının altında can verdi
Şehir 1748 yılında İspanyol Rocque Joaquin de Alcubierre tarafından şans eseri keşfedildi. 1863 yılında kazıları devralan Guiseppe Fiorelli kalıntıları alçı ile doldurarak koruyabileceğini keşfetti, bu da Pompeii hakkındaki “taşa dönüştüler” dedikodularının çıkmasına sebep oldu. Kazılar günümüzde hala devam ediyor.